31 Mart 2010 Çarşamba

Sanırım Fanatik Oldum


Büyüyünce maça da gideceğim; şimdilik bu kadar...

22 Mart 2010 Pazartesi

İnsanı "fıtık" ederler


Bu da oldu; "fıtık" ettiler beni. Yok, öyle ağız falan yapmıyorum: Ciddi ciddi fıtık hatta fıtık ameliyatı oldum ben. Aslında tam bir ay geçti ameliyatın üstünden ama her şey tamamen yoluna girmeden, buraya yazıp da sevenleri üzmek istemedim.

Aydın'dan döndüğümüz günün ertesiydi. Babam sağ kasığımda bir şişlik fark etti. Görmeliydiniz, nasıl korktu... Halbuki ben sünnetten sonra tekrar hastane ve doktor görmemek için elimden geleni yaparak bir süre saklamaya çalışmıştım fıtığımı. Ertesi gün soluğu Tıp Fakültesinde aldık. Doktorun da dilindeymiş; görür görmez "ameliyat" dedi. Bir hafta sonraya ameliyat günü verdi bize. Aslında ben biliyordum başıma gelecekleri çünkü babam bütün gece internetten araştırma yapıp, tek çözümün ameliyat olduğunu çoktan öğrenmişti. Annem- babam biraz sarsıldı sanki "ameliyat" kelimesini duyunca ama bana hissettirmemeye çalıştılar üzüldüklerini. Babaannem ve dedem ta Aydın'dan geldiler, üzülüp...

Velhasıl, 19 Şubat'da ameliyat oldum ve bağırsağımın dışarıya kaçmaya yeltenen küçük parçaları yerlerine geri sokuldular. Sağ fıtık diye girdik, iki tarafta fıtık çıktı bu arada, iyi mi? Ha bu arada operasyondan önce 12 saat aç kaldığımı ve narkoz verildiği için olayla ilgili bir şey hatırlamadığımı söylemek isterim. Dolayısıyla daha fazla ameliyat ayrıntısı yok. Bir gece hastanede kaldık annemle. Hasta olan kardeşler, arkadaşlar vardı bir sürü. Kendimden çok onlara üzüldüm bütün gece. O yüzden biraz ateşim çıktı ama annemi hiç üzmedim; çok uslu durdum hastanede. Sabaha taburcu olmuştum bile. Bunu fırsat bilip, iki gün nazlandım; daha fazla değil.

Bir hafta sonra kontrole gittik ve yıkanma hakkını da elde ettim. Çapkın çapkın gülmeyi de öğrendim; inanmazsanız fotoğrafıma bakın:)



Korkulacak bir şey kalmadı. Şu doktor-hastane işlerinden de bir kurtulsak artık...