3 Ocak 2010 Pazar

Yılbaşı

Ben yeni yıl getirdim.

Aslında eskisi de benim için o kadar eski sayılmazdı ama hazır doğmuşum, yepyeni bir yıla başlamak istedim. Belki de yeni yılı ben getirmemişimdir. Fakat şu kesin ki annemle babam için yeni bir hayatın başlangıcı oldum.

Neden yeni yıl var? Neden 1 Ocak?

Ben doğmadan çok uzun zaman önce -1587'de; henüz zamanın tam olarak uzunluğunu kestiremediğim için ne kadar eski olduğunu bilemiyorum- Gregory isimli bir adam tarafından kabul edildiği için adına Gregoryen (kimilerine göre ise Miladi) denilen bir takvim kullanıyormuşuz biz. Bu Gregoryen takvim kabul edileli çok olduysa da Türkiye'de 1926'dan beri kullanılıyormuş. Takvim dedikleri ise yaşadığımız zamanı aylara günlere böldükleri bir hesap cetveli... Güneşle, ayla ilgili bir şeyler de var işin içerisinde, seziyorum. İşte bu cetvel belli bir günde başlayıp aynı gün sona eren bir devir daim makinası gibi çalışır; çalıştıkça da yıllar geçer gidermiş. Annemle babam aralarında birlikte geçirdikleri yıllardan söz ediyorlar şimdi de, öyle duyuyorum. Bu cetvelin başladığı noktaya geri dönüp, yeni bir daire çizmeye başladığı gün de yılbaşı olmuş işte. Önceleri 25 Mart yılın başıymış. Sonra sonra 1 Ocak olmuş.

Herkes aynı takvimi kullanmadığından herkesin yılbaşı da aynı değilmiş. Farklı günlerde, aylarda hatta bize göre her yıl değişen günlerde yılbaşını kutlayanlar varmış.

Benim bu takvim ve tarihin başlangıcı işine aklım tam ermedi. Babamın bir arkadaşının, babama düğün hediyesi olarak yazdığı güzel bir yazı var. Onun önerisini beğendiğimi söyleyebilirim. Bulduğu çözüm, tarihi bir yerden başlatarak bugüne doğru saymak yerine bugünden başlatıp geriye doğru saymak... Ama bu durumda da geçmişteki olayların yılları sürekli değişiyor mu ne?

*

Babaannem ve dedem gittiler. Çekirdek aile olarak kaldık.

O kadar da yalnız değiliz ama. Yılbaşında Barbaros Amca ile Çağla Teyze geldiler. Bana oyuncak getirmişler; bir de bambu liflerinden yapılan bir banyo havlusu... Onların geldikleri yerde (Denizli'de) yapılıyormuş bu havlular. Yumuşacık, tam banyo yapmayı seven bebekler için...

Bizim salondaki masayı bir donattılar ki yılbaşı diye, görmeliydiniz. Baktım hep birlikte keyifleri yerinde, ben de fazla ses çıkarmadan bir köşede usul usul uyudum. Fakat yılbaşı diye saat 12'den sonra üç kere uyanıp sütümü içmeyi de ihmal etmedim. Programıma sadık bir kişiyimdir.

2 yorum:

TBU dedi ki...

Yeni yıl seninle geldi ya, mutlaka iyi bir yıl olacaktır ulaşım.

Hediye verenin ukalalığı hoş karşılanmaz, ama yıllar sonra bu blog'u okuyacaksındır muhtemelen, "ilk hediyemi, barbaros amca ve çağla teyze'den 2009/2010 yılbaşında almıştım" dersin:) baban ve ben şimdiden oynadık bir sürü, o da ayrı. (bir de yeşil yumuşak kurbağa gibi bir şey vardı oyuncak niyetine, ama hem kötü, hem muzır buldum şahsen.)

programına sadık bir kişi olduğuna sözüm yok, ama bil ki annen ve baban da tamamen senin programına sadıklar. kendi programları yok şu sıra.

son not, doğan amca'nı gördüğünde benim için nanik çeker misin? "barbaros amca iki kez geldi gördü beni" der misin? "daha popom bile yokken gördüler beni" der misin? bir daha hiç kimse seni popon yokken göremeyecek, ben gördüm!

öpüyorum güzel yeğenim, ulaşım.


(baba'ya not: dostumun oğlu gibi değil, özbeöz yeğen gibi sevdim ben bu veledi. özbeöz yeğen de kendi oğlun gibi sevilmez mi zaten?)

Doğan AKBAŞ dedi ki...

En başta senin Yeni Yılın kutlu olsun Ulaş. herşey şu yaşadığın 1 aylık zamanda bize yaşattıkların kadar güzel olsun senin için.

bu blogdan da anlaşılacağı üzere "ilklerin insanı" olmayı kendisine prensip edinmiş Barbaros Amca'nın -benimle ilgili- söyledikleri, yıllar sonra okuduğunda seni üzmesin. deme ki; "Amcam beni görmeye neden gelmedi, poposuz halime neden görmedi, şahit olmadı?"

zaten sen anne ve babandan da alacağına emin olduğum o "sorgulama ve üstüne gitme" özelliğinle bu soruları "gelemedi, göremedi, şahit olamadı" şeklinde soracak ve bana hak vereceksin, eminim.

aramızdaki bu tatlı rekabette bundan sonraki bir çok kulvarda Barbaros Amcanı geride bırakacağımdan bir şüphen olmasın. tutacağın takımdan, içkiyle ilk tanışmandan, ilk çapkınlıklarından, katılacağın ilk eylemden(ki bunu babanla yaşaman daha doğru olacaktır=D) tut bir çok şeyi beraber yapacağız sevgili yeğenim. ama bunların bazılarından henüz tanışmadığın Berçem Yengene bahsetmek yok ona göre:)

işte, her yeni yıl gibi bu yeni yıla da beklentilerle giriyor insan ve şimdilik benim bütün beklentilerim sana dair..